Tüp Mide Ameliyatı Riskleri ve Olası Komplikasyonlar: Detaylı Rehber

Tüp mide ameliyatı, obezite ve yandaş hastalıklarla mücadelede modern tıbbın sunduğu en etkili yöntemlerden biridir. Ancak, her büyük cerrahi operasyon gibi, tüp mide ameliyatının da potansiyel riskleri ve komplikasyonları bulunmaktadır. Sağlığınıza dair önemli bir karar alırken, bu sürecin sadece faydalarını değil, tüp mide ameliyatı riskleri ve tüp mide ameliyatı zararları gibi potansiyel olumsuzluklarını da tüm şeffaflığıyla bilmeniz en doğal hakkınızdır.

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ve ekibi olarak, 25 yılı aşkın cerrahi tecrübemizle temel ilkemiz, hasta güvenliğini her şeyin üzerinde tutmaktır. Bu nedenle, ameliyat öncesi görüşmelerimizde hastalarımızı tüm olası senaryolar hakkında dürüstçe bilgilendiririz. Bu sayfanın amacı, korku yaratmak değil, tam aksine doğru bilgiyle sizi güçlendirmektir. Riskleri anlamak, bu risklerin tecrübeli bir ekip tarafından nasıl yönetildiğini ve en aza indirildiğini bilmek, sürece olan güveninizi artıracaktır. Unutmayın, en büyük risk, bilgisizliktir.

Tüp mide ameliyatı sonrası 5 yıllık hasta değişimi
Tüp mide ameliyatı öncesi ve sonrası hasta görseli
Tüp mide ameliyatı hasta dönüşüm fotoğrafı

Risk Değerlendirmesi: Ameliyatın Riskleri ve Obezitenin Riskleri

Konuya başlarken, önemli bir karşılaştırma yapmak gerekir. Evet, tüp mide ameliyatının riskleri vardır. Ancak morbid obezite ile yaşamanın, yani ameliyat olmamanın getirdiği riskler, genellikle cerrahi risklerden çok daha ağır ve hayatidir. Morbid obezitenin kendisi;

  • Tip 2 Diyabet
  • Kontrol altına alınamayan Hipertansiyon
  • Kalp krizi ve İnme
  • Uyku Apnesi (uykuda nefesin durması)
  • Karaciğer Yağlanması ve Siroz
  • Bazı Kanser Türleri (rahim, meme, kolon, böbrek)
  • Ağır Eklem Hastalıkları

gibi durumlar için başlı başına bir risk faktörüdür. Dolayısıyla, tüp mide ameliyatı kararı, bu iki risk tablosu karşılaştırılarak verilir. Genellikle, ameliyatın sağladığı faydalar, potansiyel risklerinden çok daha ağır basar.


Ameliyata Bağlı Erken Dönem Riskleri (İlk 30 Gün)

Erken dönem riskleri, ameliyat sırasında veya ameliyattan sonraki ilk birkaç hafta içinde ortaya çıkabilen komplikasyonlardır. Deneyimli bir merkezde ve tecrübeli bir cerrah tarafından yönetildiğinde bu risklerin görülme olasılığı oldukça düşüktür.

1. Kaçak (Sızıntı / Anastomoz Kaçağı)

En Çok Korkulan Risk: Tüp mide ameliyatının en ciddi ve en çok konuşulan komplikasyonudur. Midenin kesilip kapatıldığı zımba (stapler) hattından, mide içeriğinin karın boşluğuna sızması durumudur. Oranı, tecrübeli merkezlerde %1-2’nin altındadır.

  • Tüp Mide Kaçak Belirtileri: Ameliyat sonrası açıklanamayan ve geçmeyen şiddetli karın ağrısı, kalp atışlarında hızlanma (taşikardi), ateş, solunum güçlüğü, genel durum bozukluğu ve omuz ağrısı en önemli belirtilerdir.
  • Nasıl Yönetilir?: Erken teşhis hayatidir. Şüphe durumunda hemen ilaçlı tomografi gibi görüntüleme yöntemlerine başvurulur. Kaçak saptandığında, durumun ciddiyetine göre antibiyotik tedavisi, endoskopik olarak sızıntı bölgesine stent veya klips yerleştirilmesi ya da nadiren tekrar bir cerrahi müdahale gerekebilir.
  • Riski Azaltan Faktörler: Cerrahın tecrübesi, kaliteli stapler malzemesi kullanılması ve ameliyat sonunda yapılan “kaçak testi” bu riski minimize eder.

2. Kanama

Zımba hattından veya mide çevresindeki serbestleştirilen dokulardan kanama olabilir. Genellikle ameliyattan sonraki ilk 48 saat içinde görülür. Oranı yaklaşık %1-4’tür.

  • Belirtileri: Kalp atışlarında hızlanma, tansiyon düşüklüğü, solgunluk, karında şişlik ve drenden kanlı sıvı gelmesi.
  • Nasıl Yönetilir?: Çoğu kanama kendiliğinden durur veya sıvı/kan takviyesi ile kontrol altına alınır. Nadiren, kanama devam ederse endoskopik yöntemlerle veya tekrar bir laparoskopik müdahale ile kanayan damar kontrol altına alınır.

3. Emboli (Pulmoner Emboli)

En hayatı risklerden biridir. Bacaklardaki toplardamarlarda oluşan kan pıhtısının (Derin Ven Trombozu – DVT) yerinden koparak akciğer damarlarını tıkamasıdır.

  • Riski Azaltan Faktörler: Bu riski önlemek için ameliyat öncesi, sırası ve sonrasında bir dizi önlem alınır:
    • Ameliyattan önce kan sulandırıcı iğnelerin başlanması ve taburculuk sonrası bir süre daha devam edilmesi.
    • Ameliyat sırasında bacaklara özel kompresyon çorapları veya cihazlarının uygulanması.
    • Hastanın ameliyattan sadece birkaç saat sonra yürütülmeye başlanması (erken mobilizasyon).

4. Organ Yaralanmaları ve Enfeksiyon

Laparoskopik cerrahi sırasında komşu organların (dalak, karaciğer, bağırsak) yaralanma riski çok düşüktür (%1’den az) ve tecrübeli ellerde bu risk daha da azalır. Kesi yeri enfeksiyonu ise kapalı ameliyat sayesinde oldukça nadir görülür.

Tüp mide ameliyatı riskleri hakkında bilgilendirici grafik

Ameliyata Bağlı Geç Dönem Riskleri ve Şikayetler

Bu riskler, ameliyattan aylar veya yıllar sonra ortaya çıkabilen ve genellikle yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli takip ile yönetilebilen durumlardır.

1. Vitamin ve Mineral Eksiklikleri

Azalan gıda alımına bağlı olarak en sık görülen geç dönem sorunudur. Özellikle B12 vitamini, demir, kalsiyum ve D vitamini eksiklikleri görülebilir. Bu eksiklikler, tedavi edilmezse anemi (kansızlık), kemik erimesi (osteoporoz) ve nörolojik sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, ömür boyu vitamin takviyesi kullanmak ve düzenli kan tahlilleri yaptırmak zorunludur.

2. Reflü

Bazı hastalarda ameliyat sonrası reflü şikayetleri başlayabilir veya mevcut reflü şiddetlenebilir. Bu durum genellikle mide anatomisindeki değişiklikten kaynaklanır. Çoğunlukla diyet düzenlemeleri ve mide koruyucu ilaçlarla başarılı bir şekilde tedavi edilir.

3. Mide Darlığı (Stenoz)

Nadir görülen bir durumdur. Zımba hattının iyileşme sürecinde aşırı nedbeleşerek mide geçişinde darlığa yol açmasıdır. Yutma güçlüğü en önemli belirtisidir. Genellikle endoskopik olarak balonla genişletme (dilatasyon) işlemi ile kolayca tedavi edilir.

4. Safra Kesesi Taşı Oluşumu

Hızlı kilo verme sürecinde safra içeriği değiştiği için safra kesesinde taş oluşma riski artar. Bu durum, hastaların yaklaşık %10-20’sinde görülebilir. Şikayete neden olursa, safra kesesinin laparoskopik olarak alınması gerekebilir.

5. Saç Dökülmesi

Ameliyattan sonraki ilk 3-6 ayda sıkça görülen, geçici bir durumdur. Nedeni, hızlı kilo kaybı ve vücudun yaşadığı strestir. Beslenme düzeni oturduğunda ve özellikle protein alımı yeterli seviyeye geldiğinde saçlar yeniden ve daha sağlıklı bir şekilde çıkar. Kalıcı kelliğe neden olmaz.

6. Geri Kilo Alımı ve Pişmanlık

Bu, cerrahi bir riskten çok, yaşam tarzı uyumsuzluğuna bağlı bir risktir. Beslenme kurallarına uymayan, egzersiz yapmayan ve eski alışkanlıklarına dönen hastalarda zamanla geri kilo alımı görülebilir. Bu durum, tüp mide ameliyatı olup pişman olanlar için en önemli sebeptir. Bu riski önlemenin tek yolu, ameliyatı bir “araç” olarak görmek ve profesyonel takibi bırakmamaktır.


Risk Yönetiminde Cerrah Tecrübesi ve Ekip Çalışmasının Önemi

Tüm bu riskleri okuduktan sonra endişelenmeniz normaldir. Ancak şunu bilmelisiniz ki; bu risklerin tamamı yönetilebilirdir ve görülme oranları doğrudan cerrahın ve merkezin tecrübesiyle ilişkilidir.

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ve ekibi olarak risk yönetim stratejimiz şunları içerir:

  • Kapsamlı Ön Değerlendirme: Ameliyata engel veya riski artıracak bir durum olup olmadığını anlamak için titiz bir tarama yaparız.
  • En Üst Düzey Teknoloji: En kaliteli, FDA onaylı stapler ve enerji cihazlarını kullanarak cerrahi riskleri minimize ederiz.
  • Titiz Cerrahi Teknik: 25 yıllık tecrübe ile her adımı özenle ve güvenle atarız. Ameliyat sonu kaçak testi gibi güvenlik prosedürlerinden asla taviz vermeyiz.
  • Multidisipliner Takip: Ameliyat sonrası diyetisyen, psikolog ve koordinatörlerimizle sizi yakından takip ederek geç dönem risklerini (vitamin eksikliği, geri kilo alımı vb.) önleriz.

Tüp mide ameliyatı riskleri hakkında endişeleriniz varsa, en doğru adım bu endişeleri tecrübeli bir cerrahla konuşmaktır. Gelin, size özel risk profilinizi birlikte değerlendirelim ve bu riskleri en aza indirmek için nasıl bir yol izleyeceğimizi anlatalım. 20 yılı aşkın tecrübemizle, güvenliğiniz bizim önceliğimizdir.

Tüp Mide Ameliyatı Hasta Yorumları

Tüp mide ameliyatı sonrası iyileşme süreci, beslenme düzeni, kilo kaybı ve yaşam tarzı değişikliklerini hastaların kendi ağzından dinleyin.
Tüp mide ameliyatı sonrası hasta yorumları ve kilo verme sonuçları

Clarissa Webr

5.0
Mide Küçültme Ameliyatı
Nişantaşı’nda Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe’ye tüp mide ameliyatı için geldim. Ameliyat öncesi riskler dahil her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlattı. Tüp mide ameliyatı fiyatları bu kadar deneyimli bir doktora göre gayet uygun. Ekip de çok ilgiliydi, kendimi güvende hissettim.Tüp mide ameliyatını herkese tavsiye ederim.
Tüp mide ameliyatı hastalarının deneyim ve yorumları

Emma Murey

5.0
Tüp Mide Ameliyatı
Mide küçültme ameliyatı sonrası en çok korktuğum şey beslenmeydi ama hocamızın verdiği tüp mide ameliyatı sonrası beslenme planı sayesinde hiç zorlanmadım. Şu an hem sağlıklıyım hem de enerjim yüksek. Tüp mide sonrası süreç sandığımdan daha iyiydi.İyi ki İstanbul’da mide küçültme ameliyatı için Oğuzhan Karatepe’yi seçmişim.
Tüp mide ameliyatı sonrası memnun kalan hastaların yorumları

Esra Hanım

5.0
Mide Küçültme Ameliyatı
Almanya’dan İstanbul’a gelip mide küçültme ameliyatı oldum. Ameliyattan çok korkuyordum ama Türkiye’nin en iyi mide küçültme doktorlarından biri olan Oğuzhan Bey sayesinde tüm korkularımı yendim. Daha ilk haftada 7 kilo verdim. İstanbul’da tüp mide ameliyatı olmak isteyen herkese gönül rahatlığıyla tavsiye ederim.

Riskler Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (S.S.S)

Ameliyat risklerine dair en çok merak edilen soruları sizin için yanıtladık.

Tüp mide ameliyatı ölüm riski var mıdır?

Her büyük ameliyatta olduğu gibi, tüp mide ameliyatında da çok düşük bir ölüm riski mevcuttur. Bu oran, tecrübeli merkezlerde %0.1 – %0.2 (binde bir-iki) civarındadır. Bu oran, morbid obezitenin neden olduğu ölüm riskinden veya bir safra kesesi ameliyatı riskinden daha düşüktür.

En çok hangi riskten korkmalıyım?

Korkmak yerine “bilinçli” olmak önemlidir. En ciddi erken dönem risk “kaçak”, en önemli geç dönem risk ise “yaşam tarzına uymayarak geri kilo almak”tır. İkisi de doğru bir süreç yönetimiyle büyük ölçüde önlenebilir.

Kaçak olursa mutlaka tekrar ameliyat mı olmam gerekir?

Hayır. Günümüzde kaçakların büyük bir kısmı, endoskopik yöntemlerle (stent, klips, vakum sünger) veya radyolojik girişimlerle ameliyatsız olarak başarılı bir şekilde tedavi edilmektedir.

Kan sulandırıcı iğneler çok acıtır mı? Kendi kendime yapabilir miyim?

İğneler çok ince uçludur ve genellikle göbek çevresindeki yağ dokusuna yapılır, bu nedenle ağrısı minimaldir. Hemşirelerimiz hastaneden çıkmadan önce nasıl yapılacağını size detaylıca öğretecektir.

Ameliyat sonrası vitamin kullanmazsam ne olur?

Ciddi sağlık sorunları yaşarsınız. Unutkanlık, yorgunluk, şiddetli kansızlık, kemik erimesi ve sinir sistemi hasarlarına kadar varan tablolar ortaya çıkabilir. Bu nedenle takviyeler hayati önem taşır.

Reflü olmamak için ne yapabilirim?

Yemekten sonra hemen yatmamak, yatağınızın başını yükseltmek, kafeinli, asitli, baharatlı ve yağlı yiyeceklerden uzak durmak reflü riskini azaltır.

Tüp mide ameliyatı kanser yapar mı?

Hayır, tam tersine. Obezitenin kendisi birçok kanser türü için kanıtlanmış bir risk faktörüdür. Kilo vererek bu kanser türlerine yakalanma riskinizi anlamlı derecede azaltmış olursunuz.

Riskler kişiden kişiye değişir mi? Kimler daha riskli?

Evet. İleri yaş, kontrolsüz diyabet veya kalp hastalığı gibi ek yandaş hastalıkları olanlar, aşırı kilolu (süper obez) hastalar ve sigara içenler göreceli olarak daha yüksek risk grubundadır.

Sigara içmek riskleri ne kadar artırır?

Sigara, doku iyileşmesini bozar ve kan akımını azaltır. Bu nedenle kaçak, enfeksiyon ve emboli gibi tüm komplikasyon risklerini belirgin şekilde artırır. Ameliyattan en az 1 ay önce mutlaka bırakılmalıdır.

Riskleri azaltmak için hasta olarak benim yapabileceğim en önemli şey nedir?

Ameliyat öncesi sigarayı bırakmak, verilen diyete uymak ve ameliyat sonrası doktorunuzun ve diyetisyeninizin tüm talimatlarına harfiyen uymak, erken yürüyüşlerinizi yapmak ve takip randevularınızı aksatmamaktır.

  1. Tüp mide ameliyatı ölüm riski var mıdır?
    Her büyük ameliyatta olduğu gibi, tüp mide ameliyatında da çok düşük bir ölüm riski mevcuttur. Bu oran, tecrübeli merkezlerde %0.1 – %0.2 (binde bir-iki) civarındadır. Bu oran, morbid obezitenin neden olduğu ölüm riskinden veya bir safra kesesi ameliyatı riskinden daha düşüktür.
  2. En çok hangi riskten korkmalıyım?
    Korkmak yerine “bilinçli” olmak önemlidir. En ciddi erken dönem risk “kaçak”, en önemli geç dönem risk ise “yaşam tarzına uymayarak geri kilo almak”tır. İkisi de doğru bir süreç yönetimiyle büyük ölçüde önlenebilir.
  3. Kaçak olursa mutlaka tekrar ameliyat mı olmam gerekir?
    Hayır. Günümüzde kaçakların büyük bir kısmı, endoskopik yöntemlerle (stent, klips, vakum sünger) veya radyolojik girişimlerle ameliyatsız olarak başarılı bir şekilde tedavi edilmektedir.
  4. Kan sulandırıcı iğneler çok acıtır mı? Kendi kendime yapabilir miyim?
    İğneler çok ince uçludur ve genellikle göbek çevresindeki yağ dokusuna yapılır, bu nedenle ağrısı minimaldir. Hemşirelerimiz hastaneden çıkmadan önce nasıl yapılacağını size detaylıca öğretecektir.
  5. Ameliyat sonrası vitamin kullanmazsam ne olur?
    Ciddi sağlık sorunları yaşarsınız. Unutkanlık, yorgunluk, şiddetli kansızlık, kemik erimesi ve sinir sistemi hasarlarına kadar varan tablolar ortaya çıkabilir. Bu nedenle takviyeler hayati önem taşır.
  6. Reflü olmamak için ne yapabilirim?
    Yemekten sonra hemen yatmamak, yatağınızın başını yükseltmek, kafeinli, asitli, baharatlı ve yağlı yiyeceklerden uzak durmak reflü riskini azaltır.
  7. Tüp mide ameliyatı kanser yapar mı?
    Hayır, tam tersine. Obezitenin kendisi birçok kanser türü için kanıtlanmış bir risk faktörüdür. Kilo vererek bu kanser türlerine yakalanma riskinizi anlamlı derecede azaltmış olursunuz.
  8. Riskler kişiden kişiye değişir mi? Kimler daha riskli?
    Evet. İleri yaş, kontrolsüz diyabet veya kalp hastalığı gibi ek yandaş hastalıkları olanlar, aşırı kilolu (süper obez) hastalar ve sigara içenler göreceli olarak daha yüksek risk grubundadır.
  9. Sigara içmek riskleri ne kadar artırır?
    Sigara, doku iyileşmesini bozar ve kan akımını azaltır. Bu nedenle kaçak, enfeksiyon ve emboli gibi tüm komplikasyon risklerini belirgin şekilde artırır. Ameliyattan en az 1 ay önce mutlaka bırakılmalıdır.
  10. Riskleri azaltmak için hasta olarak benim yapabileceğim en önemli şey nedir?
    Ameliyat öncesi sigarayı bırakmak, verilen diyete uymak ve ameliyat sonrası doktorunuzun ve diyetisyeninizin tüm talimatlarına harfiyen uymak, erken yürüyüşlerinizi yapmak ve takip randevularınızı aksatmamaktır.
  11. Geç dönemde (yıllar sonra) kaçak riski var mıdır?
    Zımba hattı tamamen iyileştikten sonra (genellikle ilk birkaç ay içinde) geç dönemde spontane bir kaçak olması beklenmez. İyileşen doku, midenin normal bir parçası gibi sağlamlaşır.
  12. Emboli (pıhtı atması) riski ne zaman biter?
    Hasta tamamen hareketli hale geldiğinde ve kan sulandırıcı tedavisi bittiğinde risk büyük ölçüde azalır. Ancak en yüksek risk, ameliyat sonrası ilk birkaç hafta içindedir.
  13. Ameliyat sonrası enfeksiyon belirtileri nelerdir?
    Kesi yerlerinde kızarıklık, ısı artışı, akıntı, ağrı veya karın içinde ateş, genel durum bozukluğu gibi belirtiler enfeksiyon işareti olabilir ve hemen doktora başvurulmalıdır.
  14. Mide darlığı (stenoz) neden olur? Önlemek için ne yapabilirim?
    Genellikle iyileşme dokusunun aşırı reaksiyonuna bağlıdır. Bazen zımba hattındaki bir dönme de neden olabilir. Hastanın bunu önlemek için yapabileceği bir şey yoktur, bu cerrahi teknik ve iyileşme süreciyle ilgilidir.
  15. Safra kesesi taşı oluşursa belirtileri ne olur?
    Karnın sağ üst kısmında, sırta vuran şiddetli ağrı, bulantı, kusma ve şişkinlik en yaygın belirtilerdir.
  16. Ameliyattan sonra psikolojik durumum kötüleşir mi?
    Bazı hastalarda, yeme alışkanlıklarının değişmesi ve beden imajıyla ilgili adaptasyon süreçlerinde geçici olarak depresyon veya anksiyete görülebilir. Bu nedenle profesyonel psikolojik destek sürecin önemli bir parçasıdır.
  17. Bağımlılık transferi nedir? Bu bir risk midir?
    Yemek yeme eylemiyle tatmin olan bir kişinin, bu mümkün olmayınca aynı tatmini alkol, sigara, kumar veya alışveriş gibi başka davranışlarda aramasıdır. Evet, bu önemli bir psikolojik risktir ve takip gerektirir.
  18. Kemik erimesi (osteoporoz) riski ne kadar ciddidir?
    Özellikle kalsiyum ve D vitamini takviyelerini düzenli almayan hastalarda, uzun dönemde ciddi bir risktir. Düzenli takip ve takviye ile bu risk büyük ölçüde kontrol altına alınır.
  19. Ameliyat sonrası böbrek taşı riski artar mı?
    Az su içen ve diyete bağlı olarak idrarlarında oksalat gibi maddelerin miktarı artan hastalarda böbrek taşı riski artabilir. Bol su içmek en önemli önlemdir.
  20. Ameliyat karaciğer yağlanmasını düzeltir mi yoksa riske mi sokar?
    Ameliyat sonrası kilo kaybı, karaciğer yağlanmasını (NASH) düzelten en etkili yöntemlerden biridir. Karaciğer için bir risk oluşturmaz, tam tersine tedavi edici bir etki gösterir.
  21. Zımba hattı (stapler hattı) yıllar sonra delinebilir mi?
    Hayır, iyileşmiş bir zımba hattı son derece sağlamdır. Yıllar sonra kendiliğinden delinmesi veya yırtılması gibi bir durum söz konusu değildir.
  22. Vücudumdaki titanyum zımbalar MR çektirmeme engel mi?
    Hayır, kesinlikle engel değildir. Cerrahide kullanılan titanyum materyali manyetik değildir (non-ferromanyetik) ve MR cihazlarıyla tamamen uyumludur.
  23. Ameliyat sonrası sürekli yorgun hissetmek normal mi? Bu bir risk mi?
    İlk birkaç ay normaldir. Ancak uzun süre devam eden yorgunluk, demir eksikliği anemisi, B12 eksikliği veya yetersiz kalori/protein alımının bir işareti olabilir ve araştırılması gerekir.
  24. Ameliyat sonrası yeni gıda alerjileri gelişebilir mi?
    Gerçek bir alerjiden çok, “intolerans” yani hassasiyet gelişebilir. Daha önce rahatça yediğiniz bir gıda (örneğin süt veya buğday) ameliyat sonrası size dokunabilir. Bu durum, sindirim sistemindeki değişikliklerle ilgilidir.
  25. Aşırı zayıflama gibi bir risk var mı?
    Bu neredeyse hiç görülmeyen bir durumdur. Vücut, belirli bir kilo kaybından sonra doğal bir dengeye ulaşır. Ameliyat, vücudu sağlıksız bir şekilde zayıflatmak için değil, ideal kilosuna yaklaştırmak için bir araçtır.
  26. Ameliyat sonrası kokuya karşı hassasiyet neden olur?
    Hormonal değişiklikler ve ketozis gibi metabolik süreçler nedeniyle bazı hastalarda koku hassasiyeti geçici olarak artabilir.
  27. Anesteziye bağlı riskler obez hastalarda daha mı yüksek?
    Evet, obezite anestezi için ek riskler taşır (zor entübasyon, solunum sorunları vb.). Ancak tecrübeli anestezi ekipleri bu riskleri yönetmek üzere eğitimli ve donanımlıdır.
  28. Ameliyat sonrası dönemde kalp krizi riski var mı?
    Ameliyatın kendisi bir stres olduğu için, özellikle altta yatan kalp hastalığı olanlarda çok düşük de olsa bir risk vardır. Bu nedenle ameliyat öncesi kardiyoloji değerlendirmesi çok önemlidir. Uzun vadede ise kilo kaybı kalp krizi riskini belirgin şekilde azaltır.
  29. Daha önce mide kelepçesi ameliyatı oldum, tüp mideye revizyon riskli mi?
    Revizyon (dönüşüm) ameliyatları, ilk ameliyata göre teknik olarak daha zordur ve yapışıklıklar nedeniyle riskleri bir miktar daha yüksektir. Bu nedenle kesinlikle bu alanda çok tecrübeli bir cerrah tarafından yapılmalıdır.
  30. Reflüm ilerlerse ne olur? Barrett özofagusu riski var mı?
    Tedavi edilmeyen kronik reflü, uzun yıllar içinde yemek borusunda hücresel değişime (Barrett özofagusu) yol açabilir. Bu nedenle ameliyat sonrası reflü şikayetleri olan hastaların düzenli takip ve tedavi altında olması önemlidir.
  31. Hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü) riski var mı?
    Tüp mide ameliyatı sonrası nadirdir, daha çok gastrik bypass sonrası görülür. Ancak basit karbonhidrat tüketimi sonrası reaktif hipoglisemi atakları yaşayan hastalar olabilir.
  32. Ameliyat sonrası alkol tüketimi neden daha riskli?
    Ameliyat sonrası alkolün emilimi çok hızlanır ve daha az miktarda alkol ile çok daha çabuk sarhoş olunur. Ayrıca karaciğere olan toksik etkisi artar ve bağımlılık riski taşır.
  33. Sürekli ishal veya kabızlık yaşar mıyım?
    Bu durumlar genellikle geçicidir ve beslenme düzeniyle ilgilidir. Yeterli lif ve su alımıyla kabızlık, yağlı gıdalardan ve laktozdan kaçınarak ishal kontrol altına alınabilir.
  34. Ameliyat sonrası cildimde sarkma olması sağlık riski taşır mı?
    Genellikle estetik bir sorundur. Ancak çok ileri vakalarda cilt katlantılarının altında pişik ve mantar enfeksiyonları gibi dermatolojik sorunlara yol açabilir.
  35. Dumping sendromu tehlikeli bir durum mudur?
    Genellikle hayati tehlike taşımaz ancak son derece rahatsız edicidir (çarpıntı, soğuk terleme, ishal). Aslında vücudun, yanlış (özellikle şekerli) bir şey yediğinize karşı verdiği bir “ceza” mekanizmasıdır ve sizi doğru beslenmeye teşvik eder.
  36. Riskleri azaltmak için cerrahıma hangi soruları sormalıyım?
    “Bu ameliyatı ne sıklıkla yapıyorsunuz?”, “Komplikasyon oranlarınız nedir?”, “Kaçak veya kanama gibi bir durumda yönetim planınız nedir?”, “Takip programınız neleri içeriyor?” gibi sorular sormalısınız.
  37. Ameliyattan yıllar sonra zımbalar yerinden oynar mı?
    Hayır. Zımbalar dokuyla bütünleşir ve iyileşme tamamlandıktan sonra yerlerinden oynamaları veya hareket etmeleri mümkün değildir.
  38. Ameliyat ses tellerime zarar verir mi?
    Hayır. Tüp mide ameliyatının ses telleriyle doğrudan veya dolaylı bir anatomik ilişkisi yoktur. Anestezi için yerleştirilen solunum tüpü nedeniyle çok nadiren geçici bir ses kısıklığı olabilir.
  39. Ameliyat doğurganlığı etkiler mi? Riskli midir?
    Tam tersine. Obezite kısırlığın önemli bir nedenidir. Kilo verdikten sonra doğurganlık genellikle artar. Ancak ameliyat sonrası hamilelik, besin ve vitamin takibi açısından yakından izlenmesi gereken özel bir durumdur.
  40. Ameliyattan sonra tekrar hamile kalmak için ne kadar beklemeliyim?
    Vücudun iyileşmesi ve kilo verme sürecinin stabil hale gelmesi için en az 12-18 ay beklenmesi önerilir.
  41. Ameliyat sonrası bağışıklık sistemim zayıflar mı?
    İlk aylarda vücudun yaşadığı strese ve azalan besin alımına bağlı geçici bir zayıflama olabilir. Ancak uzun vadede, obezitenin neden olduğu kronik inflamasyon ortadan kalktığı için bağışıklık sistemi genellikle güçlenir.
  42. Uyku apnem var, bu ameliyat riskini artırır mı?
    Evet, uyku apnesi anestezi için bir risk faktörüdür. Ancak bu durum, anestezi ekibi tarafından bilinir ve özel önlemler alınır. Ameliyat sonrası kilo kaybıyla uyku apnesi genellikle düzelir.
  43. Ameliyat sonrası tatlı krizleri yaşarsam bu bir komplikasyon mudur?
    Bu psikolojik bir durumdur ve “duygusal açlığın” bir yansımasıdır. Bir komplikasyon değil, yönetilmesi gereken bir zorluktur. Psikolojik destek bu noktada çok önemlidir.
  44. Bacaklarıma takılan varis çorabını ne kadar süre giymeliyim?
    Genellikle hastanede kaldığınız süre boyunca ve eve çıktıktan sonraki 1-2 hafta boyunca, özellikle hareketsiz kaldığınız zamanlarda giymeniz istenir.
  45. Daha yaşlıyım (60+), benim için riskler daha mı fazla?
    İleri yaş, vücudun iyileşme kapasitesi ve ek hastalıklar nedeniyle riskleri bir miktar artırabilir. Ancak detaylı bir ön değerlendirme ile “fizyolojik yaşı” uygun olan hastalarda ameliyat güvenle yapılabilir.
  46. Çok kiloluyum (VKİ>50), bu riski artırır mı?
    Evet, süper obezite olarak adlandırılan bu durum, hem teknik zorluklar hem de yandaş hastalıklar nedeniyle cerrahi riskleri artırır. Bazen ameliyat öncesi bir süre diyet veya mide balonu ile kilo verdirilerek risk azaltılabilir.
  47. Kanama riskini azaltmak için ameliyat öncesi ne yapabilirim?
    Omega-3, E vitamini, sarımsak gibi kanı sulandırıcı etkiye sahip olabilecek gıda takviyelerini ameliyattan en az 1-2 hafta önce kesmeniz doktorunuza danışarak önemlidir.
  48. Ameliyat sonrası midemin delinme riski var mı?
    Hayır. İyileşmiş bir mide, normal bir mide gibi sağlamdır. Dışarıdan bir travma veya kesici-delici alet yaralanması olmadıkça kendiliğinden delinmez.
  49. Reflü şikayetim ameliyattan sonra geçmezse ne olur?
    İlaç tedavisine yanıt vermeyen ve hayat kalitesini ciddi şekilde bozan şiddetli reflü durumlarında, nadiren de olsa bunu düzeltmeye yönelik ikinci bir cerrahi (gastrik bypass’a çevirme gibi) gerekebilir.
  50. Ameliyat sonrası vücut direncim düşer mi? Sık hasta olur muyum?
    Yeterli protein, vitamin ve mineral alımını sağlarsanız vücut direnciniz düşmez. Aksine, obezitenin getirdiği kronik yorgunluk ve hastalıklara yatkınlık hali ortadan kalkar.
  51. Ameliyat sonrası ağrı kesicileri sürekli kullanmak riskli mi?
    Ağrı genellikle ilk birkaç gün olur. Uzun süreli ağrı kesici kullanımı önerilmez. Özellikle mideye zarar verebilecek NSAID grubu ağrı kesicilerden kaçınılmalıdır.
  52. Ameliyat sonrası hayat boyu takip neden bu kadar önemli?
    Çünkü geç dönem komplikasyonların (özellikle vitamin eksiklikleri ve geri kilo alımı) önlenmesinin tek yolu budur. Takipsiz kalan hasta, risklere açık hale gelir.
  53. Hastanenin kalitesi riskleri nasıl etkiler?
    İyi bir hastane; tam donanımlı bir yoğun bakım ünitesi, deneyimli anestezi ve hemşirelik kadrosu, 24 saat ulaşılabilir uzman doktorları ve enfeksiyon kontrol standartları ile olası bir riski yönetme ve önlemede hayati rol oynar.
  54. Cerrahın tecrübesi komplikasyon oranlarını ne kadar değiştirir?
    Çok ciddi oranda değiştirir. Yüksek vaka hacmine sahip, bu alanda uzmanlaşmış cerrahların komplikasyon oranları, literatürde de kanıtlandığı gibi anlamlı derecede daha düşüktür.

DİKKAT: Bu sayfada yer alan bilgiler, genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır ve kişisel bir tıbbi tavsiye niteliği taşımaz. Her hastanın risk profili, sağlık durumu ve anatomisi farklıdır. Size özel potansiyel riskler ve bu risklerin yönetimi hakkında en doğru bilgiyi, mutlaka operasyonunuzu gerçekleştirecek olan cerrahınızla yüz yüze görüşerek almalısınız. Güvenli bir cerrahi süreç için Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ve ekibimizle iletişime geçebilirsiniz.

iletişim

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe ile Tüp Mide Ameliyatı

İstanbul’da tüp mide ameliyatı yaptırmak istiyorsanız, doğru yerdesiniz. 25 yılı aşkın tecrübesi ve 1000’den fazla obezite ameliyatıyla Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe, tüp mide cerrahisinde mide küçültme ameliyatı yapan bir uzmandır. Sağlığınıza kavuşmak ve yeni bir hayata adım atmak için bizimle iletişime geçin.
Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe'nin portre fotoğrafı
Oğuzhan Karatepe’nin tüp mide ameliyatı tanıtım görseli

Aklınızda soru kalmasın:

WhatApp’dan bize hemen yaz – 0530 917 3030

Obezite Cerrahisi Hakkında Bilgiler
Tüp mide ameliyatı yapan deneyimli doktor Oğuzhan Karatepe
Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe 25 yılı aşkın süredir obezite cerrahisinde tüp mide ameliyatı, mide küçültme ameliyatı, mide balonu, gastrik bypass gibi tedaviler yapmaktadır. Türkiye'nin en iyi tüp mide & obezite cerrahlarından biridir.